Ankara: Devletin 19-22 Aralık 2000 tarihinde gerçekleştirdiği hapishaneler katliamı bugün Sincan Hapishanesi önünde yapılan bir eylemle protesto edildi. Yarın da katliamı protesto etmek için Kızılay’da bir yürüyüş gerçekleştirilecek.
ESP, BDSP, Partizan, Devrimci Proletarya, DHF ve Kaldıraç’ın örgütlediği eylem için hapishaneye giden caddede devrimci tutsakların kaldığı 1 No’lu F Tipi ve Kadın Kapalı Hapishaneleri’nin yakınında buluşuldu. Burada katliamda şehit düşen 28 devrimcinin isimleri sayılarak “yaşıyor” denildi ve devrimci tutsaklara alkış, zılgıt, sloganlarla ses verildi. Daha sonra basın açıklamasını gerçekleştirmek üzere sloganlarla Hapishane girişine yüründü. Hapishane önünde sivil polisler beklerken içeride de 2 otobüs çevik kuvvet konuşlandırıldı.
“F tipi hapishaneler bu devletin gerçek yüzüdür!”
Basın açıklamasında 1991’de TMK’da (Terörle Mücadele Kanunu) yapılan değişikliklerden 96 hapishaneler katliamına, Buca-Ümraniye-Diyarbakır Hapishaneler katliamından 97 Ağustos Genelgesi’ne ve Ulucanlar katliamına kadarki süreç aktarılarak hücreli F Tipi hapishaneler için nasıl bir zemin yaratıldığı anlatıldı.
Hücre yapımları hızla sürerken, devletin F tiplerini meşrulaştırma kampanyalarının da devam ettiği belirtilen açıklamada; “Gidişatı önceden tahmin eden tutuklular 20 Ekim 2000′de Ölüm Orucu eylemine başladı. Eyleme, demokratik kitle örgütleri, sendikalar, aydın ve sanatçılar da dışarıdan destek verdi. Bunun üzerine Adalet Bakanlığı yeni bir manevra daha geliştirdi. F tiplerinin açılmasının ileri bir tarihe ertelendiğini söyleyerek direnişi bitirme çağrısında bulundu. Ancak bu talep, tutsaklar tarafından samimi bulunmayarak geri çevrildi. Ve sonuç ortadadır, f tipi hapishaneler bu devletin gerçek yüzüdür.” denildi.
“Devlet bizi kandırdı”
Devletin katliam öncesi görüntüde bir uzlaşma sinyali vererek halka teşhir olmamak için çabaladığı, ancak katliamın gerçekleşmesiyle ve daha sonrasında ortaya çıkan belgelerle devletin gerçek yüzünün ortaya çıktığı söylenen açıklamada, katliam öncesi devrimci tutsaklar ile devlet arasında arabulucu olan aydınların “devlet bizi kandırdı” dediği aktarıldı. Ayrıca 2000 yılında dönemin Ceza ve Tevkif evleri Genel Müdürlüğü görevinde bulunan Ali Fuat Ertosun’a 2004 yılında üstün hizmet madalyası verilmesine de “yirmi sekiz tutsak yoldaşımızın kanı vardır.” denilerek tepki gösterildi.
Açıklamada Kürt Ulusal Sorunu’na dair gelişmelere de değinilerek “yapılan kale-korlar, Kürdistan coğrafyasında ki Kürt halkına katliamdan başka bir şey getirmeyecektir.” Ayrıca IŞİD eliyle Rojava ve Kobanê’de gerçekleştirilen zulüm de teşhir edildi.
Açıklama kendi yasalarını çiğneyerek ileri demokrasi naraları atanların; tarihin tekerleği döndüğünde bu halka hesap vereceğinin ve bütün katliamların hesabının er ya da geç sorulacağının söylenmesiyle sonlandırıldı.
Açıklamanın ardından tekrar devrimci tutsakların kaldığı hücrelerin olduğu 1 No’lu F Tipi ve Kadın Kapalı Hapishaneleri’ne sloganlarla yüründü. Kampüs içerisindeki çevik kuvvet taşıyan otobüsler de kampus içinden kitleyle birlikte aynı yere gelerek eylemi taciz etti. Yürüyüşün ardından eylem sonlandırıldı.
Ankara’da yarın yürüyüş gerçekleştirilecek
Ankara’da 19-22 Aralık Katliamı’nın protesto etkinlikleri kapsamında yarın (20 Aralık) Kızılay’da bir yürüyüş gerçekleştirilecek. Saat 18.00’de Yüksel Caddesi’nde buluşularak Sakarya Caddesi’ne yapılacak yürüyüşe örgütleyici kurumlar katılım çağrısı yapılıyor.
