Türk Metal Sendikası ile Çin sermayeli Xiaomi ve iş ortağı Salcomp yöneticileri arasında 18 Ekim’de gerçekleşen görüşmenin anlaşmayla sonuçlandığı açıklanmıştı.
İşçiler işe başladıktan sonra patronlar ve onların sorumlu olarak belirlediği kişiler tarafından baskıya maruz kaldıkları için işten çıkmak zorunda kaldıklarını dile getiriyorlar. Bu isimlerden biri de Semra. Semra bize iş yerinde yaşadıklarını aktardı ve yoğun baskı, kötü çalışma koşularından kaynaklı birçok işçinin işi bıraktığını da ekledi. Semra “Biz işçiler patronların önüne atıldık” şeklinde Salcomp’ta yaşadıklarını özetledi.
– Neler yaşandı, bize iki haftalık Salcoomp deneyimini aktarır mısınız?
– İlk biz girdik işe ama birkaç gün içinde baskı uygulamaya başladı Salcomp. İlk olarak tuvaletlerle başladı. “Hemen gidip gelin, günde bir kez gitmeniz gerek” dediler, ikinci de direk tutanak tutuluyor. İş başında su içmek yasak, düşünün su bile içemedik. Her şeye tutanak tutulmaya başlandı. Baskı oluyor, sendikaya söylediğimiz zaman sendika diyor ki; “Bu bizim sorunumuz değil, kendiniz halledeceksiniz”. Yani bizi direk patronların önüne atıyor.
Çalışanların üzerinde patronların ciddi bir yükü var, bu yükle daha fazla mağdur oluyoruz. Sonuçta birkaç arkadaşımla istifa verdik çünkü baskı çok yoğun. Örneğin, çay molası 15 dakika ama patronlar “5 dakika olmadan burada olacaksınız” diye baskı yapıyor. 5 dakika erken gelmeyenler direk tutanağa geçiriliyor. Üçüncü tutanaktan sonra da iş akti feshediliyor. Düşünsenize, işe başlıyorsunuz, su içmek isteyeceksiniz ama içemeyeceksiniz, 1 saat sonra belki tuvalet ihtiyacınız olacak ama gidemeyeceksiniz.
Ve bunlara sendika karışmıyor hiçbir şekilde. Sendika şu an sadece bekliyor, gözlemliyor ama içerde patronlar bize yükleniyor. Yarım saat olan yemek molası 25 dakika kullandırılıyor. Oysa bizim aşağı çıkıp gelmemiz bile 10 dakika sürüyor. Mesafe var, her seferinde güvenliklerden geçiyoruz, üstümüzü değiştiriyoruz vb. Her şeyi büyük bir stres ve koşturmaca içinde yapıyoruz çünkü vakit kalmıyor. Yetişmiyor ve sonuçta geldiğimizde kapıda seni “sorumlular” bekliyor ve psikolojik baskı ile sorguya çekiyorlar; “Neden geç kaldın, 5 kala burada olman gerekiyordu.”
– Sence Salcomp niye böyle yapıyor, sendika ile çalışma koşullarının düzeltilmesi konusunda konuşmuşlardı grev döneminde.
– Sendika sürekli “sendikaya üye olun” diyor ama eski üyeler birçok şeyden yararlanacak, yenileri hiçbir haktan yararlanamıyor. “Aralık’ta masaya oturacağız, anlaşamazsak arabulucu, o da olmazsa grev yapacağız” diyorlar ama işçiler “Biz zaten yeni grev yaptık, kışın ortasında niye yine grev yapalım” diye düşünüyor.
Ve haklı olarak tepkililer. Sendika ikili oynuyor açıkçası bir de bence sendika şöyle de bir hata yapıyor; Bizi sendikalı yapıyor yeni girdiğimiz için ama patronlar yeniler için “hiçbir haktan yararlanamazsınız” diyor. Bu yanlış bir şey. Bu işçinin patronların önüne atılması demektir. Patronlar sendikadan dolayı yani aralarındaki anlaşmazlıktan dolayı işçinin üzerinde baskıyı artırmış durumda.
Bu iş yerinde işe giriş çıkış saatleri belli başka hiçbir şey belli değil, artı servisler de sıkıntılı. Şöyle bir sorun var; güzergahlar belli değil biz kendimiz dolmuş ile gidip geldik çoğu zaman. Eve mesafe 800 kilometre diyor ama kimisi yarım saat yürüyor, kimisi gece vardiyasından çıkınca evine bırakılmıyor. İşe başlarken sendika ile anlaşma yapıldı ama çoğu şeye uyulmadı ve birçok arkadaşımız yeniden işten çıktı.
