İstanbul: Bu haftaki Cumartesi eyleminde Tolga Baykal Ceylan’ın akıbetini gündeme taşımak için toplandı. Eylemde, “Her kaybedilme hikayesi biraz benzerdir” mesajı öne çıkarken, Ceylan’ın kaybedilme “hikayesinin” suça ortak olanların kalabalık olmasıyla “biraz” daha farklı olduğu dile getirildi.
Eylemde ilk olarak Sezgin Tanrıkulu bir konuşma yaparak, Ankara Katliam davasının kamuoyunun gözünün boyamak için karara bağlandığını ve kimsenin içindeki adalet duygusunun tatmin etmediğini dile getirdi.
“Benim oğlumun hikayesinde olduğu gibi suça katılanların çokluğuyla diğerlerine benzemez”
Tanrıkulu’nun ardından Tolga Baykal Ceylan’ın annesi Kadriye Baykal yazdığı mektubu okudu. Anne Baykal, “her kaybedilme hikayesi biraz birbirine benzer, ancak oğlumun kaybedilmesinde suça ortak olanların kalabalık olmasıyla biraz farklıdır” dedi.
Baykal, “Bir kez daha ey devlet erkanı insafa gelin demek için buradayım. Sorumluları insafa davet eden bu sesimde ne kin ne nefret var. Benim sesimde yeri göğü inletecek olan güçte sessiz bir ah var sadece. Bir insan kaç kez kaybedilebilir. Baş vurduğum her yerde her mekanda defalarca kaybedildi, bir konuşmamda ‘Her kayıp hikayesi birbirine benzer’ demiştim. Bir gün insanlar ya evlerinden ya işyerinden ya bir sokaktan ya da ıssız bir yoldan devletin militer ya da paramiliter güçlerince ya da sivil uzantılarınca alınır ya bir karakolda ya karakol “vazifesi” gören gözlerden uzak izbe bir yerde ormanlık bir alanda işkence ile sorgudan geçirilerek katledilir ve kaybedilir.ve akıbiyetleri vicdansız ahlaksız bir gizliliğe, belirsizliğe terk edilir” şeklindeki sözleriyle “farklı bir kaybedilme “hikayesi” aktardı.
“Tolga Baykal Ceylan nerede? sorumuzu cevaplayın?”
Anne Baykal “Her kayıp hikayesi birbirine benzer ama benim oğlum Tolga Baykal Ceylan’ın kaybedilmesinde olduğu gibi bazı kayıp hikayeleri insan kaybettirme suçuna katılanların çokluğuyla diğerlerine benzemez bazen” diyerek oğlunun kaybedilme sürecinin “biraz” daha farklı olduğunu sözlerine ekledi.
Anne Baykal’ın mektubunun ardından haftanın açıklaması Meryem Bars tarafından okundu.
Bars, 697 hafta boyunca cezasızlıkla mücadelenin, hukuk üstünlüğünün ve adaletin savunulması vurgusu yaptıklarını belirtti.
Bars aile ve İHD’nin girişimleri sonucu TBMM’de bir alt komisyon oluştuğunu dile getirerek; Komisyon 4 aylık çalışması sonucunda yayımladığı raporda, “Komisyonumuz bu aşamada, elindeki verilerin değerlendirilmesi sonucunda, Tolga Baykal Ceylan’ın gözaltında kaybolmadığına, ancak bu güne kadar ailesi ve çevresinden hiçbir kişiyle temas kurmaması gerçekliği karşısında da normal asayiş olayı olarak değerlendirilmesi gereken bir kayıp olayı ile karşı karşıya olduğumuz sonucuna ulaşmıştır.” denildi. Ayrıca raporda adli işlemlerin ifasında gösterilen dikkatsizlikler nedeniyle ailede haklı olarak bazı şüpheler oluştuğu kaydı düşüldü” şeklinde bir çok kişinin bu kaybedilmeye ortak olduğuna dikkat çekti.
Bars, 697 hafta boyunca hesap verilmesi çağrısı yaptıklarını belirterek Tolga Baykal Ceylan’ın kaybedilme sürecini aktardı ve şöyle dedi; “Anne Kadriye Ceylan ve İHD’nin bütün girişimleri sonuçsuz kaldı; Tolga Baykal Ceylan’a ne olduğu açığa kavuşmadı. Anne Kadriye Ceylan’ın oğlunun başına ne geldiğini öğrenmesi bugüne kadar mümkün olmadı.
Bugün bir kez daha yetkililere sesleniyoruz: Kadriye Ceylan’ın oğlunun akıbetini öğrenme hakkının gereği olarak Tolga Baykal Ceylan’a ne olduğunu açığa çıkarma sorumluluğunuzu yerine getirin. Tolga Baykal Ceylan nerede? sorumuzu cevaplayın!” dedi.
