Kültür&Sanat

Kürt Film Festivali başladı: “Kahkahasız geçirilen gün, gün değildir”

İstanbul Kürt Film Festivali Bîr (Kuyu) filmiyle başladı. 1995 yılında Dargeçit'te 4'ü çocuk 7 kişinin zorla kaybedilme olayını anlatan filmden sonra konuşan İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, "Bu günlerde ülkeyi yönetenler diyor ya Kürdistan yok. İşte Kürdistan'ı bu filmde gördük" dedi.

İstanbul: Mezopotamya Sinema Kollektifi 10 Mart’a kadar gerçekleştirilecek olan İstanbul Kürt Film Festivali, Harbiye’de bulunan Kenter Tiyatrosu Salonda dün (6 Mart) başladı.
Festivale Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüleri Gülistan Kılıç Koçyiğit ve Sedat Şenoğlu, CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, yazar Faik Bulut, İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Eren Keskin ve yüzlerce  sanatsever katıldı.
Festivalin açılış konuşmasını sinemacı İlhan Bakır yaptı. Toplum olarak zor bir süreçten geçildiğinin altını çizen Bakır, “Toplum olarak adeta bir cenderenin içindeyiz. İnsanların yüzündeki gülümseyişlerin silindiği bir süreç. Bir toplum eğer gülümsemesini yitirmişse o toplum artık yaşanmaz hale gelmiştir. Charlie Chaplin ‘kahkahasız geçirilen gün, gün değildir’ der. O yüzden kahkaha veya gülmek devrimci bir eylemdir deriz. Çünkü yüzümüzdeki mimikler toplumun yansımasıdır” dedi.
İktidarların insanların yan yana gelmelerinden korktuğunu belirten Bakır, iki insanın bile yan yana gelmesine müsaade edilmediği böyle bir süreçte yan yana gelerek salonu doldurmanın onur verici olduğunu vurguladı. Bakır, konuşmasının devamında şunları ifade etti: “Bizler Kürt sanatçıları olarak üretimlerimizi artırırsak bu baskıcı sürece cevap oluruz.
Seyretmeyi bile tehlikeli gören bir iktidar anlayışıyla karşı karşıyayız. Tüm bu baskı politikalarına cevap niyetinde direnen Leyla Güven ve onunla beraber açlık grevinde olan herkesi selamlıyoruz. Tekçi zihniyete karşı bizler de Kürt sanatçıları olarak sanatımızla direnerek cevap olacağız”
Bakır’ın konuşmasından sonra MA müzik grubunun dinletisine geçildi. Müzik dinletisinden sonra Veysi Altay’ın yönetmenliğini yaptığı Bîr (Kuyu) belgeselinin gösterimi yapıldı. Belgesel, 1995 yılında Dargeçit’te 4’ü çocuk 7 kişinin zorla kaybedilme olayını ve onların kemiklerine ulaşma mücadelesini anlatıyor. Film kayıplarını aramaktan vazgeçmeyen Cumartesi Annelerine atfen gösterildi.
Gösterimden sonra belgesele konu olan Doğan ailesi ve diğer kişilerin adına Hüsniye Baykara kısa bir açıklama yaptı. Baykara, Kürt aileleri olarak her zaman acı içinde olduklarını söyleyerek, 119 gündür açlık grevinde olan Leyla Güven’in açlık grevi eylemini selamladı. Baykara, “Türk medyası içinde kendini muhalefet olarak tanıtan ve halkın sesi olduğunu iddia eden Fox TV, nasıl olur da 119 gündür bu eylemi görmez” dedi.
“İşte Kürdistan’ı bu filmde gördük. Kürdistan da tam içimizdedir”
Son olarak konuşan Eren Keskin ise şunları ifade etti: “Bu günlerde ülkeyi yönetenler diyor ya Kürdistan yok, Kürdistan’ı isteyenler Kuzey Irak’a gitsinler. İşte Kürdistan’ı bu filmde gördük. Kürdistan da tam içimizdedir. 1915 soykırımdan bu yana muhaliflere yönelik yok etme politikalarını uyguluyor.
Dargeçit kayıpları faili meçhul kayıplara çok önemli bir örnektir. Kürdistan’da toplu mezarların yerlerini aslında halk biliyor. Biz bu dosyada o kadar çok uğraştık ki mezarı açmak için, yıllarca kabul etmediler. Sonunda genç bir savcı nasıl olduysa mezarların açılmasına izin verdi. Mezarın açılması çok acıklı bir kazançtır. Gözaltında kaybedilenlerin yakınları kemiklere de ulaşamıyor.”
33 FİLM GÖSTERİLECEK
10 Mart’a kadara sürecek olan festivalde toplam 33 film ve belgeselin gösterimi olacak. Bu eserler arasında Yönetmen Hüseyin Tabak’ın “Çirkin Kral Efsanesi”, Yönetmen Sehîm Ömer Kalîfa’nın “Zagros”, Yönetmen Hüseyin Hasan’ın “Reşeba”, Yönetmen Ender Özkahraman’ın “Zor bir karar”, Yönetmen Veysi Altay’ın “Bîr (Kuyu)” filmlerinin yanı sıra  Rojava Film Komünü tarafından çekilen film ve belgeseller olacak. Bütün film ve belgesellerin gösteriminin yapılacağı mekan ise, Beyoğlu’nda bulunan Mezopotamya Sinema Salonu.
Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu