MakalelerPusula

KOLEKTİVİZM, başarının anahtarıdır!

Kolektivizm, bireylerin günlük yaşamını kolaylaştırmak için düşüncede ve eylemde ortak hareket etmeleri, başka bir ifade ile ortak iş yapabilme kültürüdür. Devrimci yaşama yön veren, ona renk katan, yaşamın her alanında zorlukları çözmede başarı elde edebilmek için bize yol ve yöntem gösterir. Keza düşüncede ve pratikte ortak hareket edebiliyorsak, çalışmalarda başarı elde edebiliriz. Kolektivizmi yaşama geçirmeye çalıştığımızda bir süre sonra her başarısızlık başka bir pratikte başarıya dönüşür.

Kolektif bilinç, ihtiyaç ve zorunluluktan ortaya çıkar. Zorunlulukların bilincini kavradığımız takdirde, kolektifin ne derece önem taşıdığını anlayabiliriz. Ancak zorunlulukları bilince çıkarmakla da yetinmemeli onun pratiğin içinde kendini bulmasını sağlamalıyız. Nedir zorunluluğun bilince çıkartılması, peki?

Örneğin; burjuvazinin hüküm sürdüğü koşullarda örgütsüzlüğün hiçbir şekilde kazanım sağlamadığı, sağladıysa da kısa sürede kaybedileceği tarihte birçok örnek ile kanıtlanmıştır. Örgütsüzlük ve önderlik ihtiyacından dolayı komünist partiler gerekli görülmüş, kolektif çalışma sonucu bu gerçek ortaya çıkmıştır.

Kolektivizm sadece devrimci yaşamda değil toplumun her alanında da yer almalıdır. Buna öncülük etmek de biz devrimcilerin görevidir. Kolektivizme duyulan sorumluluk, sözcüklerle değil eylemlerle geliştirmelidir. Bireysel çalışma; örgütlü çalışmalarda kişinin kendine göre hareket etmesi, pratik yaşamda örgütlü hareket etmede kendini merkeze koyması, örgütün çıkarlarını değil kendi çıkarlarını göz önünde tutması; kısacası ben merkeziyetçiliktir. Örgütlü yaşamda kendi düşüncelerimizle yaptığımız her pratik, bireysel çalışmanın ürünüdür.

Bireysel çalışmalar da kolektivizme katkıda bulunur ve destekler. Ama bu ben bilirimciliğe dönüşürse kolektifteki amaç yerini bulmaz. Devrimci yaşamda bireysel çalışmalar sadece kendimize yön verir, kendi kendimizi geliştirmeyi sağlarız. Bu da çok önemlidir. Ancak asıl olarak çalışmalarda örgüt ile bütünleşerek örgüt bilincini yükseltmek kolektif çalışmalarda verim sağlar. Örgütle aynı düşüncede hareket edersek, çalışmalarda bireysel değil kolektif hareket edersek bireysel çalışmanın önüne geçebiliriz.

Birey kolektif ilişkisi üzerinde de durmak gerekir. Bireyler aynı zamanda kolektif çalışmaları oluşturur ve birbirine bağlıdır. Bireysel çalışma, içerisinde ben merkezciliği barındırırsa ilişki bozulur, zıtlaşma ortaya çıkar. Birey bir çalışmada sadece kendi düşüncelerini ortaya koyup başka düşünceleri yok sayıp ortak fikre varmazsa kolektif ile birey çelişkisi her alanda kendisini var eder. Ortak bir düşünce ve eylemin amacına ulaşması için birey-kolektif ilişkisi uyum içerisinde olmalıdır. Dolayısıyla birey her zaman kolektif harekete uyum sağlamakla yükümlüdür.

Bireyler örgütün bir parçasıdır. Örgüt olmadan birey, birey olmadan örgüt olmaz. Kolektif çalışma örgütün içerisinde canlanır, örgütle şekillenir, pratik yaşamda yerini alır. Örgütlü hareketin olmadığı yerde bireysel düşünceler hakim hale gelir.

“Ben” kavramını yıkmak

Çalışmalarımızda önümüze çıkan sorunları örgütü esas alarak çözümlememiz gerekir. Kolektif yaşamda örgütlü olabilmek de pratiğin içerisinde yerini alır ancak. Pratiğimizde kolektif bir yaşam olmazsa örgütlü hareket etmekten de bahsedilemez.

Toplumda yaşanan olayları çözmede, sınıflar arasındaki çatışmalarda kolektif bilinçle sorunları ele alırsak politikalarımızı hedef kitlelere ulaştırmada zorluk çekmeyiz. Örgüt içerisinde ne kadar kolektif hareket ediyoruz? Öncelikle ben kavramını yıkıp yerine ortak düşünceyi koymamız gerekmektedir. Eğer bir yoldaşımızla ortak bir düşünceye sahip olamıyorsak yapılan işlerde başarı elde edemeyiz. Ortak iş yapmak, örgütlü hareket etmek genel politikalarımızı yansıtmanın bir yoludur.

Kolektif bilinç, yaşam içerisinde çok sık hatta yaşamın her anında karşılaştığımız bir durumdur. Bir eylem gerçekleştirecek gerilla birliğini, faaliyet yürüttüğümüz mahallede yapacağımız bir eylemi, üniversitelerde, fabrikalarda, gazete dağıtımlarında yapacağımız bir organizasyonu ele alalım. Buralarda başarı elde edebilmek için kolektif çalışmak zorunludur. Eylemin hedefine ulaşması için örneğin keşif yapılır, plan çıkartılır, fikirler tartışılır, öneriler alınır, ortak karar verilir ve bireylere görev dağılımı yapılır. Kimin hangi işi yapacağı, nerede mevzileneceği, hangi hedefe yöneleceği, hangi sokaklara gireceği, bildiriyi dağıtacağı, güvenliği alacağı en ince detaylara kadar kolektif disiplin hassasiyetiyle ele alınır. Eylem esnasında bir birey kolektife uygun hareket etmediği takdirde eylemin, etkinliğin genel başarısı da gölgelenmiş olur.

Kolektif bilinç; örgütleme alanında da büyük önem taşır. Faaliyet yürüttüğümüz tüm alanlarda bireylerin ortak iş yapma kültürünün kazanımları açığa çıkartılmalıdır. Devletin, kitleler arasında çelişki yaratmaya çalışması, varolanları körüklemesi, onları birbirine düşürme politikası her dönem yaşanmaktadır. Buna karşı da bizlerin, devletin bu oyunlarını boşa çıkartmak için kitleleri bilinçlendirmemiz ve kolektivizmin gerekli olduğunu anlatmamız, asıl düşmanı göstermemiz önemlidir.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu