Kartal: HDK Gençlik Meclisi tarafından “Gezi’den Lice’ye Gençlik Barışa Köprü Oluyor” sloganı ile gerçekleştirilecek barış yolculuğu, Gezi direnişi sırasında 1 Mayıs Mahallesi’nde yaşamını yitiren Mehmet Ayvalıtaş’ın ailesine dün (18 Eylül) yapılan ziyaret ile başladı.
Mehmet Ayvalıtaş’ın ailesine yapılan ziyaretin ardından “Barış için Gençlik Dayanışması” adına 16.00’da Deniz Gezmiş Parkı’nda bir basın açıklaması yapıldı. “Gezi’den Lice’ye Gençlik Barışa Köprü Oluyor” pankartının açıldığı eylemde, basın açıklamasını okuyan Didem Aydın; Gezi direnişinden birikimlerine değinerek, Eylül ayına bu kazanımlarla girildiğini belirtti. AKP iktidarının gelişen bu harekete karşı uyguladığı saldırıları hatırlatan Aydın; plastik mermilerle, gaz kapsülleriyle, polis copuyla yaralananlara ve daha sonrasında gelişen gözaltı terörüne dikkat çekti. Aydın “AKP iktidarının bitmeyen, giderek artan şiddeti sonucu yeni ölümlerle karşı karşıyayız. Haziran ayaklanmasında ve son olarak Eylül başkaldırısında yitirdiğimiz tüm arkadaşlarımızı hasretle anıyoruz. Onların anısıyla bu yolculuğa başladığımızı duyuruyoruz” dedi. Açıklamada Kadıköy’de son olarak polisin attığı yoğun biber gazından kaynaklı yaşamını yitiren Serdar Kadakal’a da değinildi. “İsyanımız, sesimiz Taksim’den Lice’ye uzandı. Hepimiz Medeni’yiz dedik. Devlet kurşunlarıyla katledilenleri, Roboski’yi, Dersim’i andık” şeklinde konuşan Aydın, devletin Kürt halkına yönelik yıllardır süregelen katliam politikalarına dikkat çekti. Açıklama Ahmet için, Abdullah için, Ethem için, Mehmet için, Medeni için, Ali İsmail için, Serdar için yola çıkıldığı ifade edilerek bitirildi.
Eylemde “Bu daha Başlangıç Mücadeleye Devam”, “Gezi’den Lice’ye barış için mücadeleye” sloganları atıldı.
Basın açıklamasından sonra söz alan Mehmet Ayvalıtaş’ın kuzeni Volkan Ayvalıtaş “Biz Mehmet’i hiç unutmadık. Bugün diğer şehitler adına da, Berkin Elvan adına da konuşmak istiyorum. Mehmet’in abisiyle günlerdir Kadıköyde’yiz” dedi ve Kadıköy’de yaşanan polis terörüne değindi ve Serdar Kadakal’ı andı. Ayvalıtaş “Bugün 12 Eylül’den daha vahim bir durumdayız. Adı, görünüşü değişmiş olsa da aynı muamele ile karşı karşıyayız. Biz onların iktidarını tanımıyoruz. Ali İsmail’in söylediği gibi onlara sesleniyorum; korkacaklar, titreyecekler, yıkılacaklar ve affetmeyeceğiz” diyerek sözlerini bitirdi.
Daha sonra ise Gezi Tutsak Aileleri Platformu adına, 1 Mayıs Mahallesi’ndeki evine gerçekleşen operasyonda tutuklanan Gezi tutsağı İmran Aydın’ın babası Hayri Aydın söz aldı. Aydın; “Oğlum kendinin ve halkının geleceğini düşünen bir üniversite öğrencisiydi. Elinde satır, pala olsaydı şu an tutuklu olmazdı. İnsanların haklarını aradığı için şuan cezaevinde. Oğlumla ve sizlerle gurur duyuyorum” dedi. Eylem atılan sloganlarla sonlandı.
