Avukatlar, İstanbul Barosu’nun, İçişleri Bakanlığı genelgesi ile genel kurulunun ertelenmesine sessiz kalmasını baro önünde yaptıkları eylemle protesto etti.
Polis, açıklamaya dakikalar kala İstanbul Barosu’nun önünü otobüslerle tamamen kapattı. İstiklal Caddesi’ndeki bir çok sokakta kapatılırken sadece baronun yanında bulunan dar sokak açık bırakıldı.
Polis, avukatların baro binasının önünde toplanmasını engelledi. Bunun keyfi bir uygulama olduğunu belirten avukatlar, İstiklal Caddesi’nde açıklama yapmalarının engellenemeyeceğini söyledi.
Tartışmalar üzerine polis, avukatları ve haberi takip eden gazetecileri, kalkanlarla iterek baronun yanındaki dar sokağa sıkıştırdı. Avukatlar, saldırıya “Savunma susmadı susmayacak” sloganları ile karşılık verdi.
Avukatlar, saldırı sırasında kendilerine hakaret eden polislere, “Bir gün sizin de savunmaya ihtiyacınız olacak. Marjinal olan ve hukuksuzluk yapan sizsiniz” diye tepki gösterdi.
Avukatların kararlı duruşu üzerine İstanbul Barosu’nun bulunduğu Orhan Adli Apaydın Sokağı’nın başındaki polis araçları çekildi.
Burada açıklama yapan Avukat Selin Aksoy, baro genel kurullarının erteleme ve iptal kararlarının avukatların örgütlenme, seçme ve seçilme haklarına müdahale olduğu kadar baroların ve avukatın bağımsızlığını yok etmeye, esasta savunma hakkının ve yürütmenin yargı eliyle denetlenmesinin ayakta kalan dayanaklarının da çökertme girişimi olduğunu kaydetti.
Pandemi nedeniyle sadece baro genel kurullarının ertelenmesinin, bilimsel bir karar olmadığının altını çizen Aksoy, “Hıfzısıhha Meclisleri, halk sağlığıyla ilgisiz, siyasi iktidarın ihtiyaçları doğrultusunda kararlar vermektedir. Kaldı ki, salgın tedbirlerine dair sadece kılavuz kararlar alma yetkisi olan bu kurulların, Anayasa ile kurulan Baroların organlarına müdahale etme, genel kurullarına ilişkin kanun hükmünü ortadan kaldırma veya değiştirme yetkisi yoktur” dedi.
Aksoy, Anayasa ve yasaların rafa kaldırıldığı, hukuki güvenlik hakkı ve hukuk devleti ilkesinin ilga edildiği, kuralsızlığın kural haline getirildiği bir hukuksuzluğu tespit etmek için bir arada bulunduklarını dile getirdi ve tüm meslektaşlarına bu hukuksuzluklara karşı dayanışma ve mücadele çağrısı yaptı.
Açıklamanın ardından avukatlar, 10 Ekim Ankara katliamında hayatını kaybeden Barış şehitlerinin anısına saygı duruşu yaptı. Eylem, “Barış şehitleri ölümsüzdür”, “Savunma susmadı susmayacak”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz” sloganları, alkış ve zılgıtlarla sona erdi. (ETHA)
