Güncel

Egemenlerin “Kızlı- Erkekli”,“Karma Eğitim” tartışmaları

Egemenler “kızlı-erkekli” hezeyanlarını ve dumanı üzerinde “karma eğitim” tartışmaları…

Ülkemizin en ilginç taraflarından biri gündemimize giren hiçbir olay hakkında “Bu kadarı da olur mu?” diyemiyor oluşumuz. Ne zaman şaşırmaya yeltensek “bu kadarından” bir hayli fazlasını “olmuş” buluyoruz. Nitekim henüz başbakanın  “kızlı- erkekli öğrenci evleri” ile ilgili görüşlerini lütfetmesinin ardından girişilen “cihad” politikalarının yarattığı infial sönümlenmeden, AKP’li TBMM Başkan Vekili Sadık Yakut’un Meclis’te toplanan 14’üncü Ulusal Çocuk Forumu’nda, gelecek dönemde karma eğitimi kaldırmaya dönük çalışma yapılacağını söylemesi tam da böyle bir durum yarattı.

20 Kasım Dünya Çocuk Hakları günü nedeniyle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve UNICEF’in işbirliğiyle düzenlenen 14’üncü Ulusal Çocuk Forumu, 81 ilden gelen birer kız ve birer erkek Çocuk Hakları Komitesi temsilcisinin katılımıyla TBMM Tören Salonu’nda yapıldı. Törende konuşan Yakut, “Maalesef şimdiye kadar kız ve erkek öğrencilerin birlikte eğitim yaptırılmasını büyük bir yanlışlık olarak değerlendiriyorum. İnşallah bu yanlışlık önümüzdeki dönem içinde düzeltilecek” dedi. Yakut’un açıklamaları AKP tarafından doğrudan sahiplenilmedi, “Kişisel görüşüdür.” denilerek tepkiler bertaraf edilmeye çalışıldı. Bu arada halka düşmanlaşan hiçbir kesimi “yedirtmemekte” kararlı AKP; demokrasi güzellemeleriyle kendisine kol kanat germekten de geri durmadı. Zekâmızla alay edercesine sahnelenen temaşanın perde arkasında Yakut’un ağzından dökülenlerin AKP’nin giriştiği toplum mühendisliğinin bir ürünü olduğu aşikâr. Şu süreçte bu anlamdaki politikalarını (kızlı- erkekli öğrenci evlerine savaş açma, karma eğitimi kaldırma gibi…) yasal bir zemine kavuşturmaktan uzak da olsa, muhafazakâr “liberal” AKP’nin fiili durumlar yaratarak toplumu daha fazla baskılamak gibi bir yönelimi olduğunu akıldan çıkarmamakta yarar var. Sözgelimi, şu an için evli olmayan kadın ve erkeklerin aynı evde kalmalarını yasaklama koşulları olmayabilir; ancak egemenlere geniş manevra alanı sağlayan yasal boşluklar sayesinde buna ihtiyaç da duymadan, kabahatler kanununa dayanarak yaptırım uygulayabiliyorlar. Özellikle de yerel seçimlerin yaklaştığı şu günlerde kendi tabanını sağlama almak için bilinçli olarak gerçekleştirilen bu çıkışlar bir yandan da esas gündemi saptırarak toplumu manipüle etme işlevini görüyor.

Sonuç olarak bugün için nabız yoklama, gündemi saptırma, tabana oynamanın ötesine geçmeyen bu söylemler yine de kulak arkası edilemez; zira kendini toplumsal dönüşümün mimarı addeden ve hayatımızın her anını denetim altına almak için pervasızlığın sınırlarını zorlayan AKP, aynı zamanda dünya ölçeğinde giderek artmakta olan muhafazakârlaşmanın da bir tezahürü olma özelliği taşıyor.

 

 (Bir ÖG Okuru)

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu