Kültür&Sanat

Değerli bir komünist önder: Stepan Şahumyan

Umut Yayımcılık tarafından yayınlanan “Kafkasların Lenin’i Stepan Şahumyan” adlı kitap ülkemizdeki yeterince tanınmayan bir Bolşevik önderin yaşamını kamuoyuna sunmaktadır. M. V. Arzumanyan tarafından yazılan ve Umut Yayımcılık tarafından Ermeniceden çevrilen kitap Lenin’in önderliğindeki Bolşeviklerin Kafkasya’daki çalışmalarına ışık tutmakta ve Ekim Devrimi’nin Bakü merkezli Kafkasya bölgesindeki etkisine ve yaşanan gelişmelere ayrıntılı şekilde değinmektedir.

Şahumyan’ın yazılarına, Bolşevik Parti’nin ve Çarlık Rusya’sı istihbaratının belgelerine dayanarak bir komünist devrimcinin yaşamının farklı dönemleri kaleme alınmıştır. Bu anlamıyla belgesel bir roman olan bu kitap, hem bir devrimcinin yaşamından öğrenmek hem Bolşevik Partinin örgütlenişini ve çalışma tarzını ve de Ekim Devrimi’nin Kafkaslardaki yansımasını anlamamıza yardımcı olmaktadır. Ek olarak günümüzde de devam eden Kafkaslardaki ulusal sorunlara, Ermenistan-Azerbaycan, Ermenistan-Türkiye meselelerine dair sorunun temellerini anlamak açısından önemli veriler sunmaktadır. Ermeni ulusundan bir komünist olan Şahumyan’ın önderliğindeki Bolşevik Parti’de mücadele eden Ermeni, Azeri, Gürcü işçi ve köylülerinin enternasyonal mücadelesi ve milliyetçiliğe karşı çıkışları da bölgemizde yaşanan ulusal sorunlara komünist yaklaşımı derinleştirmemiz açısından faydalı olacaktır.

Şahumyan’a atfedilen “Kafkasların Lenin’i” isimlendirmesinin abartılı bir övgü olmadığı da kitabı okudukça anlaşılmaktadır. Şahumyan Bolşevik Parti’nin ulusal soruna dair çözümlemelerinde önemli katkılar sunan, ulusal soruna Marksist yaklaşımı derinleştiren ve ulusal sorunların iç içe geçip bir yumak haline dönüştüğü Kafkasya’da net ve belirgin politikalar sunan bir komünisttir. Ulusal soruna dair önemli çözümlemeler yapan Stalin yoldaşın uzun süre Şahumyan’la aynı komite üyesi olduğunu ve ortak çalışmalar yürüttüğünü de eklemek gereklidir.

Şahumyan gençlik döneminden itibaren örgütlü devrimci mücadeleye katılan, her zaman Lenin’in yanında güvenilir bir kadro olarak yer alan, şehit düştüğünde ise Bolşevik Parti Merkez Komite üyesi ve Sovyetler Kafkasyası’ndan sorumlu olan bir komünistti. Legal ve illegal biçimlerde mücadele eden, Çarlık Rusyası’nın zindanlarında işkencelere direnen, sürgünlere gönderilen, yeri geldiğinde Avrupa’da Bolşevik Parti’nin yurtdışı çalışmalarına katılan Şahumyan yoldaş, profesyonel bir devrimci olarak devrimde ısrarın ve yaratıcığın örneklerini sunmaktadır. Örneğin Bakü’den sürgün edilen ve Bakü’ye ayak basması yasaklanan Şahumyan yoldaş sürgün edildiği şehirden Bakü’ye gemiyle yük taşıyan bir şirkette işe başlar ve gemi ile sıkça Bakü’ye uğrar. Bu sayede Bakü topraklarına ayak basmadığı halde gemiye gelen yoldaşlarına örgütsel ve politik konularda rehberlik eder.

Yine Lenin’in tüm ülkede devrimci örgütün yaratılmasında önemli bir misyon biçtiği yayın çalışmalarına da özel önem veren Şahumyan koşullar uygun olduğunda legal yayınlarla işçilere partinin sesini taşımış, günümüzde olduğu gibi o dönemde de sıkça kapatılan legal yayınların ardından ısrarla yeni yayınlar çıkarılması için çaba harcamış, koşullar elvermediğinde ise partinin sesini illegal yayınlar aracılığıyla ulaştırmaya çalışmıştır.

Öğrenmekten doymayan ve sürekli bir araştırma faaliyeti içinde olan Şahumyan; illegal koşullara, sürgüne, zindanlara rağmen okumaya, araştırmalar yapmaya ve yazılar hazırlamaya devam etmiş, özellikle Lenin’le mektuplaşmalarında birçok temel Marksist meselede tavrını, yaklaşımını açıklamıştır. Yalnızca Avrupa’da geçirdiği görece daha rahat koşullardan yararlanarak felsefe konusunda bilgisini geliştirmek için Almanya’daki ünlü bir üniversiteye kaydını yaptırıp derslere devam etmemiş, aynı zamanda Kafkasya’da yoğun ve sert bir devrimci mücadele yürütürken de okuma, araştırma çalışmalarına ara vermemiş, öldüğünde arkasında ciltlerce kitabı dolduracak değerli yazılar bırakmıştır. Bu yazılar örgütsel konularla ilgili olduğu gibi daha çok ulusal soruna dair Marksist yaklaşımı derinleştirme, Taşnakların, Hınçakların, Musavvatların dar ulusalcı, gerici yaklaşımlarıyla mücadele etme amacını taşımaktadır. Ayrıca Şahumyan Menşeviklerle mücadeleye aktif şekilde katılmış, işçilerin ve köylülerin örgütlenmesi için özel politikalar geliştirmiştir. Bunun sonucunda özellikle Bakü proletaryası tarafından sahiplenilen ve sevilen bir önder olmuş, Çarlık Rusyası polisi ve milliyetçi örgütler tarafından birçok kez öldürülmek ve idam edilmek istense de proletaryanın kendisine duyduğu sevgi sonucunda tüm planları boşa çıkartabilmiştir. Öyle ki Bolşevik Parti, Ekim Devrimi’nden sonra Bakü Sovyeti’nde azınlıkta olmasına karşın işçi temsilcilerinin desteği ile Şahumyan Bakü Sovyeti’nin başkanlığına seçilmiş ve Menşeviklerin, Taşnakların çoğunluğuna karşın uzun süre Bakü Komünü’nü yönetmeyi bilmiştir. İçteki gericilerin İngiliz emperyalizmiyle işbirliğine, Bakü’yü saran Osmanlı Ordusuna ve milliyetçi çetelerin katliamlarına karşın yaratıcı politikalarla, işçi sınıfıyla ve köylülerle kurduğu sıkı ilişkilerle ve doğru ittifak politikalarıyla Bakü Komününü ayakta tutmuştur. Bu çabasıyla Lenin’in övgüsünü kazanan Şahumyan, tüm yetmezliklere karşın Petrograd’daki Sovyetlerce mümkün olduğunca desteklenmiştir.

Sınıfsız, sınırsız bir dünya uğruna çok zorlu koşullarda mücadele eden inançlı bir komünist olan Şahumyan son nefesini verene kadar örgütlü mücadelede ısrarcı olmuş, devrimin kendine yüklediği sorumlulukları layıkıyla yerine getirmiştir. Sürekli aktif çalışma içinde olmuş, sürekli araştırmış, sürekli devrime katkı sunmanın, eksikleri tamamlamanın çarelerini aramış, tüm bunları yaparken zorluklar içinde yaşayan eşine, çocuklarına ve yoksul anne babasına olan ilgisini ve desteğini hiç eksik etmemiş, her koşulda ailesinin sorunlarını gidermek için çaba harcamıştır. Ekim Devrimi’nin ve Bolşevik Parti’nin önderlerinden Ermeni Komünist Şahumyan’ın hayatından ülkemizdeki devrimci ve demokrat kitlelerin, özellikle de gençlerin öğrenecekleri çok şey vardır.

 

(Bir ÖG okuru)

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu