Manşet

Barzani’ye gereken Berîtan tavrıdır

Yıllardır Kürt siyasi parti ve örgütleri düzenledikleri Newroz gibi kutlamalara davet edilmesine rağmen gelmeyen M. Barzani, R. Tayyip Erdoğan’ın daveti üzerine Amed’e geldi. Bu görüşmenin zamanlaması elbette önemlidir. Özellikle Suriye Kürdistanı’ndaki (Rojava’da) gelişmeler; Kürt Konferansı, kimi ekonomik anlaşmalar ve Mart 2014’te yapılacak yerel seçimler göz önüne alındığından ziyaretin siyasi niteliği ortaya çıkıyor. Bu ziyaretin organize şekli de ilginç; bir nikah töreni vesile ediliyor. Ünlü Kürt sanatçı Şîvan Perwer’in T. Kürdistanı’na gelişi bu ziyaret takvimine göre ayarlanması ve İbrahim Tatlıses’te aynı sahnede buluşturulması nasıl bir siyasi şov tezgahlandığını gösteriyor.

TC’ye uşaklıkta sınır tanımayan Barzani, bu şaşalı karşılama ile TC tarafından onure ediliyor. Kürt halkının karşısına cilalanıp parlatılarak çıkartılıyor. O işbirlikçiliği, o Kürt ulusal demokratik haklarına ihaneti ve daha güçlü bir Kürt ulusal mücadelesinin tam karşısında konumlanışı bu tür görsel şovlarla gizlenmek isteniyor.

 

“Birakujî henüz unutulmadı!”

Barzani’nin başında olduğu KDP, Irak Kürdistanı’nda bir dönemler direnişçiydi. Ancak aynı KDP hem kendi içindeki muhaliflere hem de Irak Kürdistanı’nda faaliyet yürüten siyasi örgüt ve partilere karşı zaman zaman Baas rejimiyle ortak operasyonlar düzenlemiş binlerce Kürt muhalif ve siyasetçi etkisiz hale getirilmiş veya katledilmiştir. KDP ve YNK arasında yaşanan çatışmalar en belirginlerinden olup Kürt halkı bu çatışmaları “birakujî” (kardeş katliamı) olarak adlandırmış ve lanetlemiştir.

Barzani ve hareketi, bununla yetinmemiş, Kürdistan’ın diğer parçalarında faaliyet yürüten ilerici, yurtsever Kürt hareketlerine karşı egemen devletlerle işbirliği yaparak birçok operasyonda yer almıştır. TC’nin 1990’larda PKK’ye yönelik başlattığı kapsamlı “sınır ötesi” saldırıları hatırlayalım.

Bu saldırılarda KDP peşmergeleri TC’nin yanında yer aldı. Onlarca PKK gerillası peşmerge kurşunlarıyla şehit düştü. Bu ihanete karşı son mermisine kadar çarpışan ve silahını kırıp kendini kayalıklardan atan Kürt kadın savaşçı Berîtan (Gülnaz Karataş)’ın kahramanca direnişi halen hafızalarımızdadır.

KDP’nin ihaneti Türk hakim sınıflarıyla girdiği işbirliği dünde kalmamıştır. Aynı çizgiyi bugün Suriye Kürdistanı’nda başarıya ulaşan ve dinci-gerici çeteleri Rojava’dan söküp atan Kürt direnişine karşı yeniden Barzani eliyle devrededir. Bu buluşmadan önce Barzani ile bazı ekonomik anlaşmalar yapan TC, Barzani’den PKK-PYD önderliğinde ilerleyen Kürt ulusal hareketine karşı dün 1990’lardaki askeri ve siyasi saldırılar dahil daha cüretli çıkışlar istiyor.

 

“Cilalı bir kahraman…”

Rojava’da yaşanan gelişmeler ta en baştan bu yana TC’yi panikleten türdendi. İlk başta “müdahale” tehdidinde bulunan TC, uluslararası dengelerin olanak vermemesi nedeniyle devreye dinci-gerici çeteleri sokmuş, askeri ve siyasi her türlü desteğe rağmen bu çeteler; Kürt direnişi karşısında ölümcül darbeler almış, ağır yenilgilere uğramıştır. Faşist TC’nin bu hesabı tutmayınca yeni arayışlara girmiş ve Barzani daha işlevsel kılınarak, daha etkili kullanılmaya başlanılmıştır.

Amed’deki Barzani-Tayyip görüşmesinden Kürtlerin hayrına bir şey çıkmayacağı ta en başından belliydi. Şivan Perwer’li, İbrahim Tatlıses’li, bol ağlamalı, bol gülmeli, bol çocuklu, bol gelinli-damatlı, bol esprili sergilenen bu sahne şovu, cilalı bir Barzani imajı yaratma çabasından başka bir şey değildir. Kürt halkı huzurunda kredisi yükseltilmek isteniyor. Bu aynı zamanda Tayyip’in de kabul görmesini ve kitle temelinin sağlamlaştırılmasını sağlama amacıyla gerçekleştirilen bir şovdur. (Tabii bu şova duyulan ihtiyacın esas nedenlerine Irak Kürdistanı’ndaki enerji kaynaklarının da girdiğini eklememiz gerekir.)

PKK-PYD önderliğindeki Kürt hareketi, Barzani eliyle zayıflatılmaya, TC’nin “çözüm süreci” diye başlattığı teslim alma sürecinin taşları döşenmek isteniyor.

Kürtler bu ihanet ve kuşatma karşısında yine Berîtan tavrını kuşanıp elbette cevap verecektir.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu