GüncelManşet

Abi Sarısülük; “Asıl olan umutların yitirilmemesidir”

Ethem’in abisi Mustafa Sarısülük;

“Asıl olan umutların yitirilmemesidir”

—Ethem’in davası nasıl gidiyor?

Ethem’in dava süreci aslında bizim bildiğimiz bir yöntemle gidiyor. O da hukukun tamamen olmadığı faşizan bir yöntem. Acaba ne yapabiliriz de polisi ve bu noktadaki sorumluları, bu suçu işleyenleri gizleriz, aklarız tarzında devam ediyor. Buna aslında Ethem’in davasızlığı demek daha mantıklı geliyor bana. Çünkü şu şekilde bir algı oluştu; ceza sürecinde ki devletin anlayışını genelde biliyoruz. Bu devletin anlayışını, algısını geçmişimizden bu zamana kadar çok iyi biliyoruz. Bu uyguladıkları yöntem tamamen gizleme ve örtbas etme. Dediğim gibi acaba ne yapabiliriz kaygısında. Hiç bir örnek yoktur polisin işlediği suçlardan yargı karşısına çıkıp ceza aldığı, bunun için bu şekilde devam ediyor. Ama biz davaya bakış açımızı hem aile hem avukatlar olarak bu şekilde ele alıyoruz. Tabi bunu sonuna kadar götüreceğiz. Bu noktada sistem tarafından bize “bahşedilen”, hukuk kuralları açısından bütün yasal haklarımızı kullanacağız. Ama bizim esasımız bu ülkedeki hukuksuzluğun, bu ülkedeki devlet anlayışının ve bu ülkedeki egemen ideolojinin teşhiri yönünde olacak. Devleti teşhir edeceğiz bütün kitlelere, bütün halkımıza ve bütün dünyaya. Zaten mücadelemizi bu temelde ele alıyoruz. Fakat şurası da bir gerçek ki bu devletin genetiğinde var olan, asla polisini cezalandırmamasıdır.

           —Bilirkişi raporu çıktı. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Bilirkişi raporunun, adli tıp raporunun ve kardeşimin kafasından çıkan kurşunun incelenmesinden çıkan balistik raporunun hepsinde bizim lehimize sonuçlar var. Adli Tıpın devletin aleyhinde ya da bu tip durumlarda aleyhte bir sonuç çıkarmasını şaşırtıcı buluyoruz çünkü biz biliyoruz ki devletin aleyhine kararlar kolay kolay verilmiyor. Devlet her zamanki gibi üstünü örtme gizleme politikasını uyguluyor.

         —Aileler ile güzel bir dayanışma örneği var karşımızda. Sizin onlara gitmeniz, ilgilenmeniz onlarında hoşuna giden ve birleştiren bir yerde duruyor. Sizin öncülüğünüzde giden bir durum bu yanılmıyorsak. Sizin gözlemleriniz neler ve ailelerin tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Biz Ethem’in ailesi olarak başından beri şu şekilde yaklaşıyoruz; halkın ortak yürüttüğü ve hala devam eden, önümüzdeki süreçte belki daha da şiddetlenecek daha da büyüyecek bir mücadele var karşımızda. Bizce olması gerekende budur. Gezi ruhu birlik ve dayanışma açısından çok erdemli bir şeydi. Bu süreçte insanların omuz omuza dayanışması, acılarını paylaşması gerektiği noktasından hareket ettik. Çünkü bu halkın mücadelesidir. Elbette bedeller ödenecek, bu noktada asla karamsarlığa yılgınlığa kapılmamamız gerekiyor. Biliyoruz ki çocuklarımızın katili devlettir. İktidar zaten açıklamalarında da bu yönde yaklaşmıştır. Buna hiç kimse kader mantığıyla yaklaşmıyor. Gün birlik dayanışma ve acılara ortak olma günüdür. Biz Ethem’in ailesi olarak üzere bunun için uğraşacağız

         —Gezi sürecinde 6 arkadaşımızı kaybettik. Bunlardan biriside sizin kardeşiniz Ethem. Kayıplarımız var doğru ama Gezi ayaklanması sürecinde ciddi kazanımlarda yaşadık. Peki Taksim Ayaklanması hakkında sizin düşünceniz nelerdir? Devam eden bir süreç var, sizlerin bu konudaki fikri nedir? Gezi öncesi, sonrasına nasıl bakıyorsunuz?

Aslında ülkemiz mücadele tarihi birçok şaşırtıcı direnişlerle karşılaşmıştır. Bunlar bizim değerlerimizdir. Gezi direnişinin yarattığı bu durum da almamız gereken çok önemli dersler var. Bunun için zengin materyaller var. Biz aileler olarak şunu söylüyoruz. Biz bu süreçte halk olarak mücadele ettik, halk olarak da mücadele etmeye devam edeceğiz. Onurlu bir duruşla demokratik taleplerimizi gündemleştireceğiz. Bu mücadeleyi daha da büyüteceğiz. Bizler bedel ödeyen insanların aileleri olarak; Ethem’in, Abdullah’ın, Mehmet’in, Ali’nin, Medeni’nin ailesi olarak şunları söylüyoruz; biz çocuklarımızın bıraktığı bayrağı devraldık ve halkımız neredeyse bizlerde orada olacağız. Aileler çocuklarının boşuna bedel ödemediğini çok iyi biliyor. Bizde Ethem’in ailesi olarak gezi ruhunun vermiş olduğu direngenlikle mücadeleye devam edeceğiz. Çocuklarımız halkın çocuklarıdır ve halk için bedel ödemişlerdir. Yıllardır uygulanan faşizan baskılara karşı güçlü bir duruş sergilenmiştir ve artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını herkes görmüş oldu. Gezi direnişi sınıf mücadelesinde durduğu zeminden büyüyerek, kendi içindeki çelişkilerini çözerek daha da büyüyecektir. Asıl olan şey umutların yitirilmemesidir.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu