İstanbul: İHD Cezaevi Komisyonu, hapishanelerde yaşanan hak ihlalleri ve hasta mahpusların serbest bırakılması için her hafta yaptığı F oturması eyleminin 84.sünü Galatasaray Lisesi önünde gerçekleştirdi. Komisyon bu hafta hasta tutsak Hasan Kaçar’ın sağlık durumuna değindi.
Komisyon adına basın açıklamasını Gülseren Yoleri okudu. Yoleri okuduğu basın açıklamasında şu noktalara dikkat çekti; “Ankilozan spondilit hastası olan 29 yaşında ki Hasan Kaçan 10 yıldır hapishanede. 2003 yılında 19 yaşındayken PKK davasından tutuklanan Kaçar ağırlaştırılmış müebbet cezası aldı. Kaçar’ın sağlık durumu her geçen gün kötüleşiyor”. Hasan Kaçar’ın Kardeşi Halit Kaçar İHD İstanbul Şubesine yaptığı açıklamada abisinin durumunu şöyle özetliyor; “Uzun süreli hapishane sürecinde rahatsızlığı baş gösterdi. Kötü koşullar ve yetkililerin umursamazlığı sonucu hastalığı baş edilemez bir hale geldi. Hapishane şartları hastalığın daha da hızlı bir şekilde ilerlemesine olanak sağlıyor. 29 yaşında ama elleri ve ayakları tutmuyor, konuşmakta zorluk çekiyor. İnce bağırsağından parça alındı. Kalın bağırsaktan ise ameliyat oldu. Sürekli olarak enfeksiyon kapıyor. Safra kesesinde ciddi sorunlar var. Aldığı ilaçlar nedeniyle böbrek ve karaciğerinde emilim sıkıntısı yaşıyor. Kaburgaları iç organlarına baskı yapıyor. Kambur oluyor. Bütün iskelet yapısı değişti, bundan kaynaklı yürüyemiyor. Mide sorunu yaşadığından kaynaklı sadece serumla beslenebiliyor” diyerek abisinin durumunu özetliyor. Açılamanın devamında Yoleri; “Ağır hasta mahpusların tahliyeleri önündeki adli tıp raporu, savcılıktan görüş istenmesi gibi engeller kaldırılmalı. Hasan Kaçar’ın hastalığı günbegün ilerliyor. Her an hayatını kaybetme riskiyle karşı karşıya; bu nedenle acil olarak düzenlemeler yapılmalı” diyen Yoleri açıklamasını sonlandırdı. Yoleri’nden sonra konuşan Hasan Kaçar’ın kardeşi Mina Ören abisinin durumunun iyi olmadığını, artık serumla beslenir hale geldiğini belirttikten sonra hüzünlenerek konuşmasını bitirdi. Eylem “Hasan Kaçar serbest bırakılsın”, “Hasta mahpuslar serbest bırakılsın”, “Susma suça ortak olma” sloganları ile son buldu.
